Kur’an, Allah’ın Musa’ya iki taş tablet üzerinde yazılı olan on emri verdiğini ve Allah’ın o tabletlerde her türlü ilmi ve her şeyin nihai açıklamasını bulacağınızı söylediğinden bahseder: “Biz Mûsa için levhalarda her şeyi yazdık: Öğüt olarak, her şeyin ayrıntısı olarak. ‘Kuvvetle tut bunları ve emret toplumuna da onları en güzel şekliyle tutsunlar...’” (A’raf Suresi 7:145) Kur’an devam eder ve bu tabletlerin ikinci kopyasından, onlarda rehberlik ve merhamet bulunduğundan bahseder: “Öfke, Mûsa’yı rahat bırakınca, levhaları aldı. Onlardaki yazıda, yalnız Rableri karşısında ürperenler için bir rahmet ve bir kılavuz vardı.” (A’raf Suresi 7:154) Öyleyse On Emir’e bakalım:
Birinci Emir:
“Benden başka tanrın olmayacak.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:3)
“İsa ona şöyle karşılık verdi: ‘Çekil git, Şeytan! “Tanrın Rab’be tapacak, yalnız O’na kulluk edeceksin” diye yazılmıştır.’” (İncil, Matta 4:10)
“Allah’ın yanına başka bir ilah koyma ki, yapayalnız ve horlanmış olarak oturup kalmayasın!” (Kur’an, İsrâ Suresi 17:22)
İkinci Emir:
“Kendine yukarıda gökyüzünde, aşağıda yeryüzünde ya da yer altındaki sularda yaşayan herhangi bir canlıya benzer put yapmayacaksın. Putların önünde eğilmeyecek, onlara tapmayacaksın. Çünkün ben, Tanrın RAB, kıskanç bir Tanrı’yım. Benden nefret edenin babasının işlediği suçun hesabını çocuklarından, üçüncü, dördüncü kuşaklardan sorarım. Ama beni seven, buyruklarıma uyan binlerce kuşağa sevgi gösteririm.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:4-6)
“Bu yüzden Tanrı, birbirlerinin bedenlerini aşağılasınlar diye, onları yüreklerinin tutkuları içinde ahlaksızlığa teslim etti. Tanrı’yla ilgili gerçeğin yerine yalanı koydular. Yaradan’ın yerine yaratığa tapıp kulluk ettiler. Oysa Tanrı sonsuza dek övülmeye layıktır! Amin.” (İncil, Romalılar 1:24-25)
“Artık Allah’a örnekler verip durmayın. Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Kur’an, Nahl Suresi 16:74)
Üçüncü Emir:
“Tanrın RAB’bin adını boş yere ağzına almayacaksın. Çünkü RAB, adını boş yere ağzına alanları cezasız bırakmayacaktır.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:7)
“Oysa ben size diyorum ki, hiç ant içmeyin: Ne gök üzerine, çünkü orası Tanrı’nın tahtıdır; ne yer üzerine, çünkü orası O’nun ayak taburesidir; ne de Yeruşalim üzerine, çünkü orası Büyük Kral’ın kentidir.” (İncil, Matta 5:34-35) “Size şunu söyleyeyim, insanlar söyledikleri her boş söz için yargı günü hesap verecekler.” (İncil, Matta 12:36)
“En güzel isimler/Esmâül Hüsna Allah’ındır; O’na onlarla dua edin. O’nun isimlerinde ters bir tutum izleyenleri bırakın. Yapıp ettiklerinin cezasını çekeceklerdir.” (Kur’an, A’raf Suresi 7:180)
Dördüncü Emir:
“Şabat Günü’nü kutsal sayarak anımsa. Altı gün çalışacak, bütün işlerini yapacaksın. Ama yedinci gün bana, Tanrın RAB’be Şabat Günü olarak adanmıştır. O gün sen, oğlun, kızın, erkek ve kadın kölen, hayvanların, aranızdaki yabancılar dahil, hiçbir iş yapmayacaksınız. Çünkü ben, RAB yeri göğü, denizi ve bütün canlıları altı günde yarattım, yedinci gün dinlendim. Bu yüzden Şabat Günü’nü kutsadım ve kutsal bir gün olarak belirledim.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:8-11)
“İsa, büyüdüğü Nasıra Kenti’ne geldiğinde her zamanki gibi Şabat Günü havraya gitti. Kutsal Yazılar’ı okumak üzere ayağa kalkınca…” (İncil, Luka 4:16-17)
“Rabbiniz o Allah’tır ki, gökleri ve yeri altı günde yaratmış, sonra da arş üzerinde egemenlik kurmuştur. Geceyi gündüze bürüyüp örter. O bunu, bu da onu aralıksız ve titiz bir biçimde kovalar durur. Güneş, Ay, yıldızlar O’nun emrine boyun eğmiş. Gözünüzü açın; yaratış da O’nundur, emir veriş de/yaratış da O’nun içindir, emir veriş de. Âlemlerin Rabbi olan Allah çok yücedir.” (Kur’an, A’raf Suresi 7:54)
“Yemin olsun, içinizden Cumartesi gününde azgınlık yapanları siz bilirsiniz. Onlara şöyle dedik: ‘Aşağılık maymunlar oluverin!’ Bu durumu, o zamankilere ve onların ardından geleceklere ibret dolu bir ceza, takva sahiplerine de bir öğüt yaptık.” (Kur’an, Bakara Suresi 2:65-66)
“Kesin söz vermeleri için Tûr’u üzerlerine kaldırdık ve onlara: ‘Kapıdan secde ederek girin.’ dedik. Onlara şunu da söyledik: ‘Cumartesi gününde azgınlık yapmayın.’ Onlardan sapasağlam bir söz almıştık.” (Kur’an, Nisa Suresi 4:154)
Beşinci Emir:
“Annene babana saygı göster. Öyle ki, Tanrın RAB’bin sana vereceği ülkede ömrün uzun olsun.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:12)
“Annene babana saygı göstereceksin…” (İncil, Matta 19:19)
“Rabbin şöyle hükmetti: O’ndan başkasına ibadet etmeyin, anaya-babaya çok güzel davranın: Onlardan birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına gelirse sakın onlara ‘Öf!’ bile deme; onları azarlama, onlara tatlı-iltifatlı söz söyle!” (Kur’an, İsrâ Suresi 17:23)
Altıncı Emir:
“Adam öldürmeyeceksin.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:13)
“İsa şu karşılığı verdi: ‘Adam öldürmeyeceksin…’” (İncil, Matta 19:18)
“Ey inananlar! Mallarınızı aranızda bâtıl bir yolla/tutarsız bahanelerle yemeyin. Kendi hoşnutluğunuzla gerçekleşmiş bir ticaret olursa başka. İntihar etmeyin. Hiç kuşkusuz, Allah, size karşı çok merhametlidir.” (Kur’an, Nisa Suresi 4:29)
Yedinci Emir:
“Zina etmeyeceksin.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:14)
“İsa şu karşılığı verdi: ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin…’” (İncil, Matta 19:18)
“Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o iğrenç bir iştir; yol olarak da çok kötüdür.” (Kur’an, İsrâ Suresi 17:32)
Sekizinci Emir:
“Çalmayacaksın.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:15)
“İsa şu karşılığı verdi: ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksın…’” (İncil, Matta 19:18)
“Mallarınızı aranızda haksız ve uydurma yollara baş vurarak yemeyin; bilip durduğunuz halde insanların mallarından bir kısmını günaha saparak yemek için onları yargıçlara aktarmayın.” (Kur’an, Bakara Suresi 2:188)
Dokuzuncu Emir:
“Komşuna karşı yalan yere tanıklık etmeyeceksin.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:16)
“İsa şu karşılığı verdi: ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan yere tanıklık etmeyeceksin…’” (İncil, Matta 19:18)
“Kahrolsun o düzenbaz yalancılar…” (Kur’an, Zâriyât Suresi, 51:10)
“İşte böyle! Kim Allah’ın yasaklarına saygılı olursa bu, Rabbi katında kendisi için çok hayırlı olur. Karşınızda okunarak açıklananlar hariç, tüm hayvanlar size helal kılınmıştır. Artık putların pisliğinden, yalan sözden uzak durun.” (Kur’an, Hac Suresi 22:30)
Onuncu Emir:
“Komşunun evine, karısına, erkek ve kadın kölesine, öküzüne, eşeğine, hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin.” (Tevrat, Mısır’dan Çıkış 20:17)
“ ‘Zina etmeyeceksin, adam öldürmeyeceksin, çalmayacaksın, başkasının malına göz dikmeyeceksin’ buyrukları ve bundan başka ne buyruk varsa, şu sözde özetlenmiştir: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’” (İncil, Romalılar 13:9)
“Allah’ın, bir kısmınıza bir kısmınızdan farklı olarak lütfettiği şeyleri isteyip durmayın. Erkeklere kendi kazandıklarından bir pay var; kadınlara da kendi kazandıklarından bir pay var. Allah’tan, O’nun lütfunu isteyin! Allah, her şeyi iyice bilmektedir.” (Kur’an, Nisa Suresi 4:32)
“Yetimin malına yaklaşmayın. Ancak rüştüne erişinceye kadar, güzel bir yolla ilgilenebilirsiniz. Ahdinize vefalı olun çünkü verilen söz sorumluluk getirir.” (Kur’an, İsrâ Suresi 17:34)