Kurtuluş/Necat

Bir Kurtarıcı olmadan, kendi sevaplarımıza bel bağlamalıyız; bu sevaplar belki Allah’ın merhametinin lütfuyla da ödüllendirilebilir. Hıristiyanlar, İsa Mesih’in (Esenliği üzerimize olsun) onlar “karşılıksız armağan” olarak sonsuz yaşama sahip olabilsinler diye (İncil, Efesliler 2:8-10) onların yerine çarmıha gerildiğine inanır. Biz bu armağanı iman yoluyla aldık. Çoğu Müslüman bu inanışı kabul etmez ve uydurma olduğunu düşünür. Erdemli yaşamaya ve sevaba sevk etmek için Cehennem tehdidinin gerekli olduğuna inanırlar. Eğer kurtuluş bir armağansa, bir insanı iyi bir yaşam sürmeye isteklendirebilecek şeyin ne olduğunu merak ederler.

Bununla birlikte Hıristiyanlar sevaplarıyla ünlüdür; dünya üzerinde hastaneler, okullar, yetimhaneler ve başka programlar tesis ederler. Bu sevapları, Tanrı’nın Krallığı’na girmeye hak kazanmak için değil, daha ziyade bizi kurtarma lütfunu gösteren Tanrı’ya bir karşılık vermek için işlerler. Biz, Tanrı’nın Kutsal Ruhu’nun bizim içimizde yaşadığına, bizi sevap işlemeye sevk ettiğine inanırız.

Kur’an Cennet Bahçeleri’ndeki yerimizi güvenceye almamızı sağlayabilecek tek bir yol önerir. Bu “yol” yine kişinin çalışmalarına bağlıdır.

Müslümanlar şunlara inanır:

  • Kurtarıcı olmadığına.Kıyamet Günü, hiç kimsenin kimseye faydasının dokunmayacağı gündür. (İnfitâr Suresi 82:19, Fâtır Suresi 35:18, Zümer Suresi 39:7)
  • İşlerin kaydedildiğine.Her kişinin koruyucuları/bekçileri vardır, bunlar herkesin iyi ve kötü işlerini kaydederler, böylece Kıyamet Günü en küçük hayır ya da şer ortaya çıkacak (Zilzâl Suresi 99:7-8), erdemli olanlar mutluluk içinde olacak ve kötüler kaçmanın mümkün olmadığı ateşe girecektir (Anfitâr Suresi 82:10-15). Kur’an’ı okuyan biri, Kıyamet Günü Allah’ın gözüne girmek için bir Müslüman’ın yapması ve yapmaması gerekenlerin ayrıntılı bir listesini bulabilir.
  • Kefelere.Kıyamet Günü, her kişinin yaptığı işler bir kefede tartılır ve incelenir. Eğer iyi işler ağır çekiyorsa, sonsuz mutluluğa sahip olacaklardır, her iyi amel iki misli karşılık bulacaktır (Nisa Sursi 4:40). Eğer iyi işler hafif çekiyorsa, karşılığı dipsiz bir ateş çukurudur (Kaaria Suresi 101:4-11).
  • Şeytanlar.Allah, onları öfkeli bir isyana kışkırtmak için inançsızların üzerine şeytanlar gönderir. (Meryem Suresi 19:83)
  • Müslümanlara merhamet.Allah, doğru olana, hayırsever olana, O’nun vahiylerine inanana ve peygamberin peşinden gidene merhametli olacaktır (A’raf Suresi 7:156-157, Zümer Suresi 39:9). Kıyamet Günü gözde müttakiler (günah ve haramdan sakınanlar) (1) Allah’a (Ahiret’e) inananlar, (2) ibadette kararlı (inançlı, hevesli) olanlar, (3) onlara sağladıklarımızın cömert temsilcisi olanlar, (4) şimdi Hazreti Muhammed yoluyla onlara gönderilen Vahye inananlar, (5) kendi zamanlarından önce gönderilen Vahye inananlardır.
  • Gizli bağışlar.Sadakalarınızı açıklamanız güzeldir ama günahlarınızın bazılarını ancak yoksula parayı gizlice verirseniz telafi edebilirsiniz (Bakara Suresi 2:271).

 
Kur’an önceki vahiyleri (Tevrat, Zebur ve İncil) kabul eder ve Ehlikitap’ın kendilerine önceden verilen vahye göre yargılanacağını belirtir (Mâide Suresi 5:43-44). Kutsal Kitap’ta yargılamanın temeli Tanrı’nın yasası ve ona sadakattir. Yargılama, aşamalar halinde tarif edilir, bu aşamalar kısaca şu şekilde açıklanabilir:

  1. Mahkeme oturumu:“Önünden [Tanrı, kadim zamanlar] ateşten bir ırmak çıkıp akıyordu. Binlerce binler O’na hizmet ediyordu; on binlerce on binler [bunlar sorguya çekilen inananlar] önünde duruyordu. Mahkeme kuruldu, kitaplar açıldı.” (Daniel 7:10)
  2. Mahkeme kararı:Daniel 7:22 şöyle der: “Eskiden beri var Olan –Yüceler Yücesi– gelip kutsallarının lehine yargı verene dek bu böyle sürdü. Kutsalların krallığı alma zamanı gelmişti.”
  3. Cezanın çekilmesi:Karar yalnızca kutsallarla değil onlara dava açan şeytanla da ilgilidir. Bu nedenle Daniel 7:26-27’de şöyle yazar: “ ‘Ama mahkeme kurulacak, onun egemenliğine son verilecek, büsbütün yok edilecek. Göklerin altındaki krallıklara özgü krallık, egemenlik ve büyüklük kutsallara, Yüceler Yücesi’nin halkına verilecek. Bu halkın krallığı sonsuza dek sürecek, bütün uluslar ona kulluk edip sözünü dinleyecek.’”
Daha Fazla İçerik
Muhammed Zamanında Tevrat ve İncil’in Doğru ve Değiştirilmemiş Olduğunu Gösteren Kur’an Ayetleri
Türkçe