Adım Abdullah, Ürdün’de yaşayan bir Filistinliyim. Ailem, Amman’da bir mülteci kampının önde gelen ailelerinden biri. Babam Filistin davasının çok tanınmış liderlerinden ve aynı zamanda topluluğumuzdaki fanatik liderlerden biri. Ben, toprağımı aldıkları ve beni mülteci durumuna düşürdükleri için Yahudilere ve Hıristiyanlara karşı nefretle büyütüldüm.
Bir gün Facebook sayfamda gezinirken arkadaşlarımdan birinin İsa Mesih rüyalarıyle ilgili yazan birisine yazdığını ve saldırdığını gördüm. Tartışmayı takip ettiğimde Hıristiyan’ın söyledikleri ve Kur’an ve Hadis’ten paylaştığı kanıtlar karşısında şaşırdım ama rahatsız oldum ve ona cevap verme ihtiyacı duydum. Cevapları bulmak için bir süre araştırma yaptım.
O zaman bir rüya gördüm. Rüyada bir binada çalışıyordum. Bina sallanmaya başladı ve tam devrilmek üzereyken birden pencereden kahverengi saçlı, beyazlar giymiş bir adam gördüm, gökyüzü o kadar parlaktı ki. Ellerini uzattı ve “Benimle gel,” dedi. Seni koruyacağım. Kollarımı O’na doğru uzattığımda pencereden çekildim, düştüğümü hissetmeme rağmen O’nun huzurunda olduğum için huzurlu ve rahattım. Yeşil bir araziye indim; böyle bir şeyi daha önce hiç görmemiştim.
O’na, “Kimsin sen?” diye sormak istediğimde O’nu uzun zamandır tanıdığımı, kendisini tanıtmaya ihtiyacı olmadığını hissettim. O’nun huzurunda huzur, sevinç, mutluluk, umut ve sevgi hissettim. Hep O’nunla kalmak istediğimi hissettim. Geri dönmek istemiyordum.
Sonunda cesaretimi topladım ve O’na “Kimsin sen?” diye sordum. “Yol, Gerçek ve Yaşam Ben’im,” diye cevap verdi. Hemen “O’nun Kim olduğunu”, İsa Mesih olduğunu anladım. “Senin hakkında daha çok şey bilmek istiyorum,” dediğimde bana bir kitap verdi. Kitabın ne olduğuna baktım, bir İncil’di. Benden onu okumamı istedi.
İsa Mesih’e inanıyorum, daha hâlâ O’nun hakkında öğrenmeye devam ettiğim bir yolculuktayım. Beni dualarınızdan eksik etmeyin. Yeni inancımı kimseyle paylaşamıyorum, hayatımı kaybedebilirim. Web sayfanız gözlerimi açtı ve beni daha çok çalışmaya ve öğrenmeye teşvik etti, teşekkür ederim.
